ANKARA’da bisiklet antrenmanı yapan triatlon sporcusu Berkan Kobal’a (52), otomobiliyle çarparak ölümüne neden olan A.İ.C. hakkında, ‘Bilinçli taksirle ölüme neden olma’ suçundan 9 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Triatlan sporcusu Berkan Kobal, 27 Mayıs’ta Malazgirt Bulvarı’nda sağ şeritte bisiklet antrenmanı yaparken, A.İ.C.’nin kontrolünü yitirdiği otomobilin çarpması sonucu hayatını kaybetti. Hazırlanan kaza tespit tutanağında sürücü A.İ.C. tam kusurlu bulundu. Gözaltına alınan sürücü, polis merkezinde ve savcılıkta verdiği ifadesinde, su birikintisi ve çukur nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybettiğini ve kazanın kontrolü dışında geliştiğini ileri sürdü. A.İ.C., adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.
‘ASLİ KUSURLU’
Kazayla ilgili soruşturma tamamlanarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlandı. İddianamede, kaza tespit tutanağı ve bilirkişi raporuna yer verildi. Raporda, otomobil sürücüsü A.İ.C.’nin 82 kilometre olan hız sınırına uymayıp 119 kilometre hızla viraja girerek, kontrolünü kaybettiği ve Berkan Kobal’ın bisikletine çarptığı belirtildi. Raporda, olay yerinde kazaya neden olabilecek herhangi bir bozukluk veya su birikintisi bulunmadığı, şüphelinin trafik levhalarına dikkat etmediği, bu nedenle kazada ‘asli kusurlu’ olduğu, ölen bisikletlinin ise kusursuz olduğu tespitine yer verildi.
‘BİLİNÇLİ TAKSİR’
İddianamede A.İ.C.’nin ‘su birikintisi’ iddiasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, ayrıca hız sınırını aştığı ve uyarı levhalarına uymadığı belirtildi. Bilirkişi raporu ve kamera kayıtları doğrultusunda, şüphelinin istemediği sonucu öngördüğü halde kendi sürücülük güvenine dayanarak eylemine devam ettiği, bu nedenle olayda ‘bilinçli taksir’ hükümlerinin uygulanması gerektiği ifade edildi. Mahkeme tarafından kabul edilen iddianamede sürücü hakkında ‘Bilinçli taksirle ölüme neden olma’ suçundan 9 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
‘NE YAZIK Kİ TUTUKLAMA KARARI ÇIKMADI’
Kobal ailesinin avukatı Deniz Altaylı, aracın hızının hız sınırının çok çok üzerinde olduğuna dikkat çekerek, “İsnat edilen suçun savcılık tarafından ‘bilinçli taksir’ olarak değerlendirilmesi, kısmen de olsa bizim açımızdan bir teselli oluşturuyor. Su birikintisine yönelik sanık tarafından yöneltilen iddiaların suçtan kurtulmaya yönelik olduğu ve trafik kurallarını ihlal edecek nitelikte seyir halinde gittiği tespitleri de ‘bilinçli taksir’ yönünden değerlendirildi. İddianame kabul edildi ve duruşma günü belirlendi. Kazanın sonuç olarak ölümlü bir kaza olması ve isnat edilen fiilin ciddiyeti gereği talebimiz kişinin tutuklanması yönündeydi. Ne yazık ki tutuklama kararı çıkmadı, adli kontrol tedbirine hükmedildi. Aile maalesef çok üzgün, bir eş kaybedildi, bir baba kaybedildi, bir kardeş kaybedildi aile nezdinde, bir evlat kaybedildi. Gidenin geri gelmeyeceğinin farkındayız. Bu noktada ailenin de görüşü en azından triatlon sporcuları, bisiklet sporuyla ilgilenen kişilerin daha görünür hale gelmesi, trafiğin bir öznesi olarak sürücüler tarafından algılanması ve söz konusu otoyol cinayetlerine artık bir son verilmesini istiyoruz” dedi.